Galler prensi kırmızı kart yedi
Milli Takım, Galler ile maç yaptı ve akın akın atakların olduğu fakat golün olmadığı bir maç oldu.
Öncelikle defansın başarılı futbolunu tebrik etmek gerekiyor. Gerçekten iyi defans yapan gol pozisyonlarının hemen hepsini uzaklaştırmaya başaran, tabii Galler’in forvetlerinin etkisiz olması nedeniyle ve Mert’in başarılı kurtarışları ile gol yemekten kurtulduk.
Galler prensi olan Barış Alper Yılmaz ne yazık Türkiye’de yaptığı hareketlerden dolayı kart yemezken burada ne yazık ki kart yedi ve takımı 10 kişi bıraktı.
Avrupa’daki maçlarda Galatasaray futbolcuların dikkatimi çeken konu Türkiye’de kart yememeleri, Avrupa’da kart yemeleri bütün mesele burada.
Özellikle de Montella’nın Avrupa Şampiyonası’nda Barış Alper Yılmaz’la ısrar etmesinin nedenini bir türlü anlayamadık! Bir Avrupa şampiyonası boşu boşuna gitti. Çok başarılı olacağımız maçlarda ne yazık ki başarısız olduk. Özellikle Barış Alper çalım hastalığı nedeniyle sürekli topları öldürmesini nasıl göremez? Onu oyundan almayarak bekletmesi yüzünden belki de Avrupa Şampiyonası’nda büyük bir yara aldık.
Mesela şimdi Montella İtalya Milli Takımının başında olsaydı aynı şeyleri yapar mıydı? Bunu da düşünmek lazım!.. Acaba birileri özellikle ısrar mı ediyor bunu da anlamak mümkün değil!.. Hata varsa hatadan dönmek lazım orada bir hata varsa onu düzeltmek şart!. Fakat ne yazık ki Galatasaray’da başarılı futbolcu burada başarılı olamıyorsa, demek ki takıma uyum sağlayamıyor demektir. Veyahut da orada bir sorun vardır veya takım arkadaşlarında.
Karşıdaki rakibinde Türkiye’deki liglerine bir takım olmadığını unutmamak lazım. Milli takımda ayrıcalık özellikle yapmamak lazım hak edene hak ettiği değer vermek lazım eğer olmuyorsa değiştirmek şart!..
Bunu yapmazsanız başarılı olma ihtimaliniz yok!.. Duygusal davranmak başarıyı getirmez. Adana Demirspor’da çok başarılı olan Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella evet burada da başarılı bazen iyi sınavlar veriyor. Bazen de ummadığımız mağlubiyetler alıyoruz anlamak mümkün değil!.. Tıpkı Şenol Güneş’in olduğu gibi aynı şeyleri yaşıyoruz ne yazık ki bu sistemde değişmiyor. Bu duygusallık acaba bu yabancılar geldiği zamanda da devam mı ediyor bunu anlamak mümkün değil!..
Halbuki Avrupalıların şöyle bir yapısı vardır özellikle olmuyorsa onu mutlaka anında değişiklik getirerek ve başarıya da yakalamaya bakarlar. Onun için de mesela İtalya Milli Takımı defans üzerine başarılıdır. Defansı çok iyi yapmak gerekiyor Montella da bunu zaten yapıyor. Ama ne yazık ki forvet kısmında beceriksiz kişiler olduğu zaman bu işlerde çözülmüyor.
Halbuki Kerem Aktürkoğlu ondan daha etkili olduğu halde onu nedense oynatmıyorlar. Yedek olarak bırakıyorlar. Galatasaray’da bazen yapıyor, onu da anlamak mümkün değil. O da zaten transfer oldu gidiyor. Ayrıca bu konuyu değerlendirmesi gerekiyor. Hatta onun yerine başka kişileri de değerlendirebilir. Fakat bir türlü onu değerlendirmiyor.
Milli Takımda özellikle de tabii Ferdi’nin de olmayışı özellikle de etkili oldu. Hani mesela ne bileyim Abdükerim’den gol bekliyoruz. Atması gereken golü attırır. Abdülkerim gol atacak diye beklersek işimiz zor oluyor. Daha önceki maçlarda da bunlar yaşadık. Bugün de aynı şeyleri yaşıyoruz onun için de hep aynı yerde kalıyoruz. Tam başaracağız derken başarısızlıklar geliyor.
Bence bu takımın genel yapısında sorun yok. Başarılı futbolcular çünkü takımlarında çok başarılı. Hakan Çalhanoğlu mesela sakatlık nedeniyle oynamamış. Ama Hakan Çalhanoğlu oynasa bile, yani şöyle söyleyeyim orta sahada tek başına onun üzerine yük biniyor. Orada da bir çözüm oluşturmak gerekiyor. Fakat bunu da yapamıyorlar bir türlü bu şeyi çözemediler niyeyse olmuyor.
Evet milli takımın başarılı olmasını istiyoruz hepimiz canı gönülden istiyoruz. Hata varsa hatadan dönmek erdemdir bunu yapmak erdemdir.
Şimdi deplasmanda bir puanla çok önemli, 10 kişiyle olmasına rağmen 1 puan çıkarmak gerçekten çok büyük başarı. Ama daha önceden Galleri yendik mi yendik; yenebilir miyiz yenebiliriz. O zaman biz de devamlılık yok. Tesadüfi değil de sürekliye çevirebilmek için, daha iyi çalışmamız gerekiyor.
Demek ki, bir yerde eksikler var onların giderilmesi gerekiyor bunları yapmadığımız sürece de başarı gelmeyecek.
Oyuncu değişikliği için alışılmış dakikayı beklemek gerekmiyor. Maçı seyrediyorsun, Barış Alper Yılmaz’ın kart yediğini görüyorsun hemen değiştir. En azından kırmızı kart yemezdi.
Aynı hatayı tekrarlamak bence başarı değildir. Yaptığın hatalardan ders alarak bu hatayı bir daha yapmamak başarıdır.
Demek ki, Barış Alper Yılmaz ve diğer oyuncuların kendini yenilemesi gerekiyor. Türkiye’de kart yemiyor diye, Avrupa’da kart yiyeceğini bilerek ona göre oynaması gerekiyor. Abdülkerim’de de yaşandı. Şampiyonlar Ligi’nden Galatasaray’ın elinmesine neden oldu.
<span;>Yine de 10 kişi kalarak büyük başarıya imza atarak 1 puan alan Milli Takımı tebrik ediyoruz. Tabii ki başarı başarıdır 1 puan 1 puandır ama neden 3 puan olmaz neden daha iyi seviyelere gelmeyelim bunların düşünülmesi gerekiyor!..
<span;>Tabii ki iyiyiz ama daha iyi olmak için elimizden geleni yapmamız lazım B Ligi’ndeyiz buradan da yükselmemiz gerekiyor bizim 1. sınıf olduğumuzun kanıtlanması lazım… 1. sınıf yani neden 2. sınıfta mücadele edelim, onları da düşünmek gerekiyor?
Galler prensi kırmızı kart yedi
Milli takım Galler ile maç yaptı ve akın akın atakların olduğu fakat golün olmadığı bir maç oldu.
Öncelikle defansın başarılı futbolunu tebrik etmek gerekiyor. Gerçekten iyi defans yapan gol pozisyonlarının hemen hepsini uzaklaştırmaya başaran, tabii Galler’in forvetlerinin etkisiz olması nedeniyle ve Mert’in başarılı kurtarışları ile gol yemekten kurtulduk.
Galler prensi olan Barış Alper Yılmaz ne yazık Türkiye’de yaptığı hareketlerden dolayı kart yemezken burada ne yazık ki kart yedi ve takımı 10 kişi bıraktı.
Avrupa’daki maçlarda Galatasaray futbolcuların dikkatimi çeken konu Türkiye’de kart yememeleri, Avrupa’da kart yemeleri bütün mesele burada.
Özellikle de Motella’nın Avrupa Şampiyonası’nda Barış Alper Yılmaz’la ısrar etmesinin nedenini bir türlü anlayamadık! Bir Avrupa şampiyonası boşu boşuna gitti. Çok başarılı olacağımız maçlarda ne yazık ki başarısız olduk. Özellikle Barış Alper çalım hastalığı nedeniyle sürekli topları öldürmesini nasıl göremez? Onu oyundan almayarak bekletmesi yüzünden belki de Avrupa Şampiyonası’nda büyük bir yara aldık.
Mesela şimdi Montella İtalya Milli Takımının başında olsaydı aynı şeyleri yapar mıydı? Bunu da düşünmek lazım!.. Acaba birileri özellikle ısrar mı ediyor bunu da anlamak mümkün değil!.. Hata varsa hatadan dönmek lazım orada bir hata varsa onu düzeltmek şart!. Fakat ne yazık ki Galatasaray’da başarılı futbolcu burada başarılı olamıyorsa, demek ki takıma uyum sağlayamıyor demektir. Veyahut da orada bir sorun vardır veya takım arkadaşlarında.
Karşıdaki rakibinde Türkiye’deki liglerine bir takım olmadığını unutmamak lazım. Milli takımda ayrıcalık özellikle yapmamak lazım hak edene hak ettiği değer vermek lazım eğer olmuyorsa değiştirmek şart!..
Bunu yapmazsanız başarılı olma ihtimaliniz yok!.. Duygusal davranmak başarıyı getirmez. Adana Demirspor’da çok başarılı olan Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella evet burada da başarılı bazen iyi sınavlar veriyor. Bazen de ummadığımız mağlubiyetler alıyoruz anlamak mümkün değil!.. Tıpkı Şenol Güneş’in olduğu gibi aynı şeyleri yaşıyoruz ne yazık ki bu sistemde değişmiyor. Bu duygusallık acaba bu yabancılar geldiği zamanda da devam mı ediyor bunu anlamak mümkün değil!…
Halbuki Avrupalıların şöyle bir yapısı vardır özellikle olmuyorsa onu mutlaka anında değişiklik getirerek ve başarıya da yakalamaya bakarlar. Onun için de mesela İtalya Milli Takımı defans üzerine başarılıdır. Defansı çok iyi yapmak gerekiyor Montella da bunu zaten yapıyor. Ama ne yazık ki forvet kısmında beceriksiz kişiler olduğu zaman bu işlerde çözülmüyor.
Halbuki Kerem Aktürkoğlu ondan daha etkili olduğu halde onu nedense oynatmıyorlar. Yedek olarak bırakıyorlar. Galatasaray’da bazen yapıyor, onu da anlamak mümkün değil. O da zaten transfer oldu gidiyor. Ayrıca bu konuyu değerlendirmesi gerekiyor. Hatta onun yerine başka kişileri de değerlendirebilir. Fakat bir türlü onu değerlendirmiyor.
Milli Takımda özellikle de tabii Ferdi’nin de olmayışı özellikle de etkili oldu. Hani mesela ne bileyim Abdükerim’den gol bekliyoruz. Atması gereken golü attırır. Abdülkerim gol atacak diye beklersek işimiz zor oluyor. Daha önceki maçlarda da bunlar yaşadık. Bugün de aynı şeyleri yaşıyoruz onun için de hep aynı yerde kalıyoruz. Tam başaracağız derken başarısızlıklar geliyor.
Bence bu takımın genel yapısında sorun yok. Başarılı futbolcular çünkü takımlarında çok başarılı. Hakan Çalhanoğlu mesela sakatlık nedeniyle oynamamış. Ama Hakan Çalhanoğlu oynasa bile, yani şöyle söyleyeyim orta sahada tek başına onun üzerine yük biniyor. Orada da bir çözüm oluşturmak gerekiyor. Fakat bunu da yapamıyorlar bir türlü bu şeyi çözemediler niyeyse olmuyor.
Evet milli takımın başarılı olmasını istiyoruz hepimiz canı gönülden istiyoruz. Hata varsa hatadan dönmek erdemdir bunu yapmak erdemdir.
Şimdi deplasmanda bir puanla çok önemli, 10 kişiyle olmasına rağmen 1 puan çıkarmak gerçekten çok büyük başarı. Ama daha önceden Galleri yendik mi yendik; yenebilir miyiz yenebiliriz. O zaman biz de devamlılık yok. Tesadüfi değil de sürekliye çevirebilmek için, daha iyi çalışmamız gerekiyor.
Demek ki, bir yerde eksikler var onların giderilmesi gerekiyor bunları yapmadığımız sürece de başarı gelmeyecek.
Oyuncu değişikliği için alışılmış dakikayı beklemek gerekmiyor. Maçı seyrediyorsun, Barış Alper Yılmaz’ın kart yediğini görüyorsun hemen değiştir. En azından kırmızı kart yemezdi.
Aynı hatayı tekrarlamak bence başarı değildir. Yaptığın hatalardan ders alarak bu hatayı bir daha yapmamak başarıdır.
Demek Barış Alper Yılmaz ve diğer oyuncuların kendini yenilemesi gerekiyor. Türkiye’de kart yemiyor diye, Avrupa’da kart yiyeceğini bilerek ona göre oynaması gerekiyor. Abdülkerim’de de yaşandı. Şampiyonlar Ligi’nden Galatasaray’ın elinmesine neden oldu.
Yine de 10 kişi kalarak büyük başarıya imza atarak 1 puan alan Milli Takımı tebrik ediyoruz. Tabii ki başarı başarıdır 1 puan 1 puandır ama neden 3 puan olmaz neden daha iyi seviyelere gelmeyelim bunların düşünülmesi gerekiyor!..
Tabii ki iyiyiz ama daha iyi olmak için elimizden geleni yapmamız lazım B Ligi’ndeyiz buradan da yükselmemiz gerekiyor bizim 1. sınıf olduğumuzun kanıtlanması lazım… 1. sınıf yani neden 2. sınıfta mücadele edelim, onları da düşünmek gerekiyor?
