Hep aynı hikaye, lütfen dikkat!..

Geçen yıl olduğu gibi bu kadar başarının ardından bunların olması üzücü. Aynı takımlar aynı teknik direktörlere takılıyor Fenerbahçe. Bütün sorun da buradan kaynaklanıyor.
Şimdi oturup bu Fenerbahçe’nin başına gelenleri birini analiz etmesi gerekiyor. Bunların iyi not edilmesi gerekiyor. Çünkü biz seyirci olarak görüyoruz. Ama teknik direktörlerin ve yöneticilerin bunların gördüğünü sanmıyorum.
Geçen yıl olduğu gibi aynı senaryolar tekrarlanıyor. Geçen yıl en iyi teknik direktörü getirdik yine olmadı. Çünkü seninle yarışana yatan yatana… Ama senin karşında herkes en iyi futbolunu oynamaya veya maçı oynatmamaya niyetli olduğu için sen ne kadar iyi olursan ol. Hakemin de yapılan haksızlıklara göz yumması cabası. Bıktık bu senaryolardan. Değişen bir şey yok. Tüm Avrupa’yı yenebilirsin… Hatta Avrupa Şampiyonu dahi olabilirsin… Ama Fenerbahçe’yi ligde şampiyon yapmamaya yemin etmiş bir sistem var.
Herkes bunu öğrendi. Ama öğrenemeyen tek yer Fenerbahçe!..
Oturup geçmiş yılların bir analizini yapmış olsalar bunların yaşanacağını görebilirler. Fenerbahçe’yi yıkmak için ne lazım ise onu yapıyorlar. Bu takımın isminin önemi yok. Hatırlar mısınız? Geçen yıl Giresunspor ve İstanbulspor maçları yüzünden şampiyonluktan olmadı mı Fenerbahçe?..
Takımın başında kim vardı? Ne oldu? Küme düşmedi mi? Düştü… Diğeri zor kurtardı… Baktılar ki Fenerbahçe’yi yenemiyorlar… Sezon içinde aynı teknik direktörü başka takımın başına getiriyorlar…
Bu durumda Fenerbahçe’nin ne yapması gerekiyor. Dikkatli olması lazım. Kurulan tuzaklara karşı!..
Çok önemli bir hafta önce Fenerbahçe ile sahasında berabere kalan, diğer hafta yeniliyor. Madem bu kadar iyi oynuyorsun neden yeniliyorsun acaba!..
Sadece Fenerbahçe’yi yenmek veya tökezletmek için teknik direktör getirenler var. Hatta burada görevini yaptıktan sonra 3 hafta sonra yine Fenerbahçe ile maçı mı var. Bu kez aynı kişi teknik direktör olarak o takıma gidiyor. Bu nasıl bir iş anlamak mümkün değil…
Slaven Bilic’in dediği gibi, “Türkiye’de futbol Fenerbahçe’yi yenmektir.” bütün mesele burada.
Ama bu durumda ne yapmak gerekiyor. Çok dikkat etmek gerekiyor. Bütün rakipleri iyi analiz etmek ve rakibi asla ve asla küçümsememek gerekiyor. Her maça final havasında çıkmak gerekiyor.
Bütün suç Fenerbahçe’nin, havaya girmeyeceksin o zaman kaybedersin.
Evet çok iyi olabilirsin ama, ummadığın taş baş yarar. Lütfen dikkat!.. Daha iyi çalışmalısın başarabilirsin. Başarmaman için bir neden yok. Bütün sorunlara birlik ve beraberlik içinde yaklaşmak ve sorunları temelinden çözmek gerekiyor.
Evet… Bazen İsmail Kartal ne yapacağını şaşırıyor. Hani kendi diyor ya… A, B, C planı hatta D ve E planı da hazırlaması gerekiyor. Elinde malzeme var. Yapman gereken şek belli… Futbol oynatmak… Bunu da en iyi şekilde yapmaya çalışıyorsun. Hatta 39 maçta 32 galibiyet büyük başarı… Ama rakip de boş durmuyor. Bunun için sen ondan daha iyi olacaksın… Başarmak için…
105 gol attın evet bu da doğru… Taraftarı bu büyük başarılara alıştırdığın için beraberlik bile artık seyirciye zor geliyor!..
Ama, Fenerbahçe’nin böyle pis huyları var. En iyi olduğu dönemde gidip en umulmadık takıma yenildiği de oldu. Çünkü sezon içinde de umulmadık yenilgiler aldı. Bunları da hatırlıyoruz. Ama önemli olan çabuk toparlanmak ve yarışı sonuna kadar bırakmamak. Sonuna kadar ve son topa kadar mücadele etmek gerekiyor. Rakiplerin işi futbol oynamak değil. Sana futbol oynatmamak üzerine kurulu. Basit yıpratma planları. Bunlara dikkat edeceksin ve bubi tuzaklarına yakalanmayacaksın. Bütün sorun burada!..
Unutmayacaksın!.. Aklında tutacaksın!.. Sonuna kadar da mücadeleni sürdürmek zorundasın!..

Not: Bu yazıyı yalnızca Fenerbahçe’liler okusun lütfen!..

About Author