Kırkpınar izlenimleri…
Bu yıl 661. Tarihi Kırkpınar Yağlı Pehlivan Güreşleri düzenlendi. Organizasyona yerli yabancı bir çok basın mensubu katıldı. Hatta birkaç televizyondan naklen yayınlar da yapıldı. Hatta diğer Kırkpınar’lara bakarak daha az sayıda sahaya giren oldu. Biraz daha düzenli idi. Daha iyi olabilirdi…
Ne denildi kimse sahaya girmeyecek. Evet bir düzen getirildi. Sahaya giren hemen herkesin ceza yediği bir düzen vardı. Ama bazen anlamak mümkün değil. Sahaya kimse girmeyecek deniyor. Ama sahaya giren de gelip çekim yapanların önünü duruyor orada bekliyor. Bun anlamak mümkün değil. Üstelik bunlar görevli görünüyor. Sahaya kimse girmeyecek ne demek? İşi olmayan sahayı meşgul etmeyecek demek. O zaman gelip kameranın veya fotoğraf çekenin önüne duruyorsun üstelik orada bekliyorsun. Gelip geçseler yine iyi ama nerede? Biraz empati yapsalar iyi olacak.
Mesela temizlik görevlileri al çöpünü çekil kenara. Mesela hakemler işi olan da giriyor, olmayan da orada bekliyor. Herkes karşılaşmayı yakından görmek istiyor. O da an bir avantaj sağlarken, diğer insanların işine engel oluyor bunun farkında değil.
Basın mensuplarına bir yer yok. Olan yeri televizyoncular kaplamış. Yüksek bir alan olsa daha iyi olacak ama o da yok. Bunun için Kırkpınar’ın bir revizyona ihtiyacı var. Daha önce planlar yapılmıştı. Hatta 2017’den sonra yapılacağını söylediler. Ama tarihe karıştı. Yetkililerin olaya el atması ve uluslararası bir vizyona sahip olması gerekir. Daha güzel bir tesis ve düzenleme şart!..
Tabii bu arada mesela televizyon kameraları da sahanın için geziyor. Kendilerinin şikayet ettiği konuları kendileri bizzat yapıyorlar. Anlamak mümkün değil. Sahaya hiç kimse girmeyecek. Kim girecek güreş yapan pehlivanlar ve hakemlerin dışında sahanın içinde kimsenin olmaması gerekiyor.
Ne yazık ki, bu düzeni sağlamamız mümkün değil. Kura çekiminde izin verilince herkes görüntüsünü alacak. Tabii herkes birbirine saygılı olacak her şeyden önce.
Bir de hakemler konusu bitmeyen çile adeta. Yine aynı sorunlar yaşandı bütün organizasyonlarda olduğu gibi. Yapılan hatalar yüzünden canı yanan pehlivanlar. Bunların sorumluluğunu kim üstlenecek? Belli değil. Kırkpınar bitti sorun bitmedi. Hakemlerin, cazgırların ve hatta davulcuların bile bir revizyona ihtiyacı var.
Tabii bunun yanında pehlivanların da aynı sorunları var. Bence bunun yolu eğitimden geçiyor. Yağlı güreş okulu açılsın hem pehlivanlar, hem de hakemler, cazgırlar ve bu işin parçası olan herkesin eğitimden geçmesi gerekiyor diye düşünüyorum.
Geçen yıllara bakarak sahanın etrafında da biraz düzelme var. Ama daha iyi olabilir. Oraya da bir sistem getirmek gerekiyor. Çadırların kurulması bir sistem içinde ve derli toplu olsa daha iyi olacak. Tabii herkes kendi sisteminde kurduğu için bir düzen yok. Bunun bir sistem şeklinde yapılması daha iyi olur.
Yine bitmeyen sorunlardan birisi de giyinme ve soyunma yerleri. Bunlara da bir çeki düzen verilmesi gerekiyor. Ne yazık ki, bütün güreşlerde olduğu gibi burada istenilen şekilde değil.
Bir de akreditasyon sorunu yaşayan basın mensupları var. Tabii bunu daha iyi olması için her yıl bir değişiklik oluyor. Bazen belediye kendi yaparken, bu yılda diğer kurumlara verdi. Buna rağmen yine sistem bir türlü çözülmedi. Yine sorunlar yaşandı. Zamanında akredite yaptıranlar ve yaptırmayanlar sorunu yine yaşandı. Tabii Kırkpınar’ı sürekli izleyen belediyenin sitesini takip ettikleri zaman bu sorunu sanıyorum çözeceklerdir. Kırkpınar’dan Kırkpınar’a gelenler var. Bir de sürekli yağlı güreşi takip edenler var. Bunların ayırt edilmesi gerekiyor. Bu işe emek verenler belli. Hemen hemen bütün güreşleri izlemeye ve kayıt altına almaya çalışanlar var. Bir de hobi olsun bir Kırkpınar’a gidelim diyenler var. Bunları iyi tespit etmek gerekiyor diye düşünüyorum. Hatta bazı ulusal yayıncılar bile sadece Kırkpınar’ı izliyorlar. Sonra da başpehlivanların isimlerini dahi bilmiyorlar. Sonra da kimi çekeceğini dahi bilmiyorlar.
Bütün olaylara ve eksikliklere rağmen, güzel bir organizasyon. Daha iyi olması için bu işe gönül veren ve destekleyenlerin elinden geleni yapması gerekiyor.
Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. 662. Tarihi Kırkpınar’da buluşmak dileğiyle…