Geleneksel Güreş Dalları
YAĞLI GÜREŞ
İnsanlık tarihinin yakın zamanda bilinen en eski geleneksel güreşlerinden biridir. Yağlı güreşimiz 662 yıldır Edirne ilimizde «Kırkpınar Yağlı Pehlivan Güreşleri» adı altında devam etmektedir.
Türk kültürünün bir simgesi haline gelmiş yağlı güreşler 2010 yılında, UNESCO’nun “Somut Olmayan Kültürel Miras” listesine girmiştir.
Yağlı güreş, geleneksel bir Türk sporudur. Güreşçiler vücutlarına yağ sürerek güreştikleri için bu şekilde adlandırılır. Müsabakalar “Er Meydanı” denilen alanlarda yapılır. Güreşçilerin vücutlarının yağlanması nedeni ile birbirlerini tutmaları zorlaştığından, büyük güç ve ustalık gerektiren bir spordur. Güreşçiler toplu halde peşrev yaptıktan sonra er meydanına dağılırlar ve çiftlerin tokalaşmaları ile güreş başlar. Güreşçiler müsabakada birbirinin sırtını yere getirmeye veya açık düşürmeye çalışır, sırtı yere gelen veya açık düşen sporcu yenilmiş ilan edilir.
Müsabaka süresi
Başpehlivanlık boyunda 40 dakika, diğer boylarda 30 dakika olup; bu süre içerisinde yeniş olmadığı takdirde süre olmaksızın altın puan uygulamasına gidilir, altın puanı alan sporcu galip ilan edilir. Ayrıca güreşçilerden biri diğerini kucaklar ayaklarını yerden keserek en az 3 adım yürürse yine rakibini yenmiş sayılır bu şekildeki galibiyete “Tartarak Yenmek” adı verilir.
Yağlı Pehlivan Güreşlerimiz çoğunlukla Akdeniz, Ege, Marmara, Karadeniz ve yer yer İç Anadolu bölgemizde yapılmaktadır. Son yıllarda komşu ülkelerimiz Yunanistan, Bulgaristan ve Balkan ülkeleri ile Almanya’da organizasyonlar yapılmaktadır.
Güreş Terminolojisinde Peşrev:
Pehlivanların güreşten önce maneviyatlarını yükseltmek ve seyircinin zevkini okşamak maksadıyla yaptıkları ısınma ve kültür-fizik hareketleridir. Pehlivan peşrevle kaslarını, nefsini, kalbini ve beynini başlayacak olan güreşe hazırlar.
Peşrev yağlı güreş, karakucak güreşi, şalvar güreşi ve kapışmalı aba güreşinin ritüellerindendir.
BOY AYRIMI :
“Yağlı Güreşte ve Karakucakta güreşlerinde sporcuların ağırlığına, gücüne, tekniğine ve yaşına göre güreşmesi gereken bölüme verilen isimdir.
BOYLAR
• Minik 1
• Minik 2
• Teşvik 1
• Teşvik 2
• Tozkoparan
• Ayak
• Deste Küçük Boy
• Deste Orta Boy
• Deste Büyük Boy
• Küçükorta Küçük Boy
• Küçükorta Büyük Boy
• Büyük Orta
• Başaltı
• Baş
KİSPET
Yağlı güreşte sporcunun üzerine giymiş olduğu, camız derisinden yapılmış göbek ile diz arasını kapatan yağlı güreş giysisidir. Güreşi üzerlerine giymiş olduğu bu kispetle yaparlar.
ZEMBİL
Zembil, sadece kispet taşımak için kamıştan ve özel bir tezgâhta el ile yapılan çanta biçimli geleneksel bir el sanatı ürünüdür.
AŞIRTMALI ABA GÜREŞİ
Türk boylarının Orta Asya coğrafyasından Anadolu ’ya getirdikleri geleneksel güreş türlerinden birisidir. Türkiye’nin Gaziantep şehrine ait olan geleneksel güreşimizdir.
Adını, sporcuların üzerine giydiği aba kıyafetinden ve sporcuların rakibin omuz üzerinden sağ el aşırarak beldeki kemeri tutarak güreşin başlamasından dolayı Aşırtmalı Aba Güreşi adını almıştır.
Aşırtmalı aba güreşi 2 devre halinde yapılır. 2 devreyi alan güreşçi galip gelir. 1-1’lik beraberlikte 3. devreye gidilir. 3. devreyi alan sporcu galip gelir.
KAPIŞMALI ABA GÜREŞİ
Türkiye’nin Hatay şehrinde yapılan bir güreş6r. Bu güreş türü de yine diğer geleneksel güreş türleri gibi Orta Asya coğrafyasından Anadolu’ya Türk boyları ile gelmiş ve Hatay bölgesinde halen yapılmaktadır.
Güreş üzerlerine giymiş oldukları abadan dolayı aba güreşi ismini alır. Güreşler 2 sporcunun ayakta tokalaşmasıyla başlar. Şalvar, Karakucak ve Yağlı Güreşte uygulanan tüm teknikler burada da uygulanır. Rakip’in sırtı yere geldiği an güreş sonuçlanır. Yine aba güreşinde de köprü olayı yoktur köprüye gelen sporcu yenilmiş sayılır.
KARAKUCAK GÜREŞİ
Türklerin öz (milli) güreşidir. Kara Koçak kelimesi de Türk lehçelerinde kara yağız kahraman ve yiğit anlamında kullanılırdı. Kara Koçak sözcüğü günümüzde Kara Kucak olarak morfolojik değişime uğramıştır.
Karakucak güreşimiz olimpik spor olan serbest güreşe çok benzerliği ile bilinir, üzerlerine giymiş olduğu pırpıt denen giysi ile yapılır. Serbest güreşte olduğu gibi ayakta tokalaşılarak başlar, serbest güreşteki aynı teknikler karakucak güreşinde de uygulanır, yalnızca karakucakta köprü olayı yoktur. Köprüye gelen sporcu yenilmiş sayılır. Şalvar güreşimizle benzerlik gösterir.
ŞALVAR GÜREŞİ
Ülkemizde Kahramanmaraş yöresinde keçi kılından dokuma diz kapak üstü şort uzunluğunda özel bir kıyafetle yapılan geleneksel bir güreş türüdür. Güreşler 2 sporcunun tokalaşmasıyla başlar genellikle teknikler ayakta uygulanır yere düşüren sporcunun tek hamle hakkı vardır. Güreşler bir sporcunun diğer sporcunun sırtını yere getirmesiyle sonuçlanır. Güreşlerde köprüye gelen sporcu yenilmiş sayılır.
Son 15 yıl içerisinde 40 ülkenin iştirak ettiği Uluslararası Şalvar Güreşi Şampiyonası düzenlenmektedir. Bu uluslararası müsabakalara katılan ülkelerden geleneksel güreşler federasyonu ve şalvar güreşi adı altında kendi ülkelerinde federasyonlar kurmuşlardır.
KUŞAK GÜREŞİ
Kuşak güreşi genelde Kırım ve Kazan Türkleri tarafından yapılır. Güreşçilere birbirlerinin belindeki kuşaklardan (sağ el ile yan taraftan, sol el ile de biraz arkadan) tutarak başlarlar, Kuşak güreşi ayakta uygulanan tekniklerle yapılır. Rakip’in sırtını yere getiren sporcu galip ilan edilir. Kuşak güreşinde kadınlar kategorisinde de müsabakalar yapılır.
Kuşak güreşi Orta Asya ülkelerinde de Alış Güreşi adı altında yapılır.
Ülkemizde Eskişehir ilimizde düğün merasimlerinde gelin geldikten sonra, Hıdrellez’de ve Tepreş günlerinde güreş yapılması bir gelenek olmuştur.